Saat koleksiyonerleri için vazgeçilmez lüks saat modellerinden biri hiç şüphesiz Rolex’in Milgauss modelidir. Bu yüzden pek çok saat tutkunu tarafından Rolex Milgauss incelemesi yapmak, oldukça sık rastlanan bir durumdur. Bilim insanlarının ve mühendislerin isteklerini karşılamak için tasarlanan Rolex Milgauss tasarımı, öncü bir anti-manyetik saat modelidir. 1956 yılında üretilmiş olan saat, 1000 gaussa kadar olan manyetik alanlara kadar dayanabilir.
Türündeki ilk örnek olan Rolex Oyster Perpetual Milgauss, eşsiz estetik unsurları bilimsel bir mirasla bir araya getirir. Altın, gümüş, deri veya çelik kordonlu tasarımları ile göz kamaştıran Rolex saatler arasında Milgauss, en çok sevilen modellerden biridir. Milgauss özellikle erkek saat modelindeki gümüş rengi ve çelik madde özelliği ile oldukça sıra dışı modellerden biri olarak bilinir. Klasik ve spor kıyafetlerle mükemmel uyum sağlayan bu modelin ayrıca göze çarpan özelliklerinden bir diğeri de yeşil iç detayıdır. Hafif ve ince bir tasarıma sahip olan ve neredeyse bütün saat vitrinlerini süsleyen bu modeli hiç tereddüt etmeden satın alabilir, yıllar boyunca sorunsuz şekilde kullanabilirsiniz.
Milgauss Tarihi
Rolex Milgauss incelemesi yaparken ilk olarak bu eşsiz tasarımın tarihine göz atmak gerekir. Son derece göz alıcı ve stil sahibi bu Milgauss modelinin ilk örneği ref. 6541, 1954’de yüksek manyetik alanlara dayanıklılık özelliği ile araştırma laboratuvarı ve güç santrallerinde çalışan bilim insanları için üretildi. Bu stilde bir saat talebi olanlardan biri, tarih itibarıyla nükleer araştırma merkezi olan CERN (Organisation Européenne pour la Recherche Nucléaire) di.
İlk çıktığı zaman iki versiyonu olan Rolex Milgauss incelemesi yapıldığında daha rahat bulunabilen ref.6541 ve daha nadir olan ref.6543 (88 adet üretilmiş) modeline rastlanır. 6541 modelinin ise Faraday Kafesi” mantığı ile üretildiği için tamamen anti-manyetik olduğundan bahsedilir. İki modelde de Cal. 1080 mekanizma olarak kullanılmışken, Submariner modelindeki gibi dönen bir bezel, ancak güncel versiyonlarındaki gibi bir renkli değil renksiz bir yıldırım tarzı saniye kolu yer almaktaydı. Ayrıca o dönemde güncel versiyonlardaki turuncu yerine beyaz altın kullanılmıştı.
İsmin Kökeni
Rolex Milgauss incelemesi yapanlar, bu unutulmaz ismin nereden geldiğini merak edebilirler. Milgauss isminin kelime anlamı Fransızcada “mille” yani 1.000 ve “Gauss” un birleşiminden ortaya çıkıyor. Gauss ise manyetik alan araştırması ile uğraşan ünlü Alman bilim adamı Carl Friedrich Gauss’un soyadından geliyor. Bunun yanı sıra başka bir birim olan Tesla (T) için çevrim yapılması gerekilirse 1.000 Gauss, 0.1 Tesla ya denk gelir.
Dönemin saatleri, 1.000 Gauss’un neredeyse %6 civarındaki manyetik alana kadar dayanıklılık sağlayabiliyordu. Yine dönemin saatlerinden olan IWC Ingenieur ve Omega Railmaster, diğer anti-manyetik özellikler barındıran iki örnektir. Milgauss’un asıl hedef kitlesi ise o dönemin bilim adamları iken şu anda ikonik bir tasarım olarak nitelendirilebilecek model, günümüzde hala manyetizma ile savaşmaya devam ediyor.
Kasa
Rolex Milgauss incelemesi için bakılması gereken ilk özelliklerden biri modelin kasasıdır. Milgauss’ta bulunan kasa, 40mm çapında ve genel itibari ile bezeli, kasası parlatılmış yüzeylere sahiptir. Kasa modeli diğer kıyas kasalara göre daha kalın ve bilekten yüksek kalır. Bunun nedeni ise içerisinde manyetik koruması için kullanılan fazladan parçalar olmasıdır.
Eski Milgauss modelleri gibi Faraday Kafesi mantığı kullanılan modellerde, arka kapağın altında bulundan “B” logolu bir kapak görebilirsiniz. Sözü geçen “B” ise, manyetik akım yoğunluğunun işaretidir. Ayrıca Milgauss’un arka kapağında farklı Rolex modellerinde görmeye alışık olmadığımız işlemeler de mevcuttur. Milgauss için genel itibari ile ağır bir saat denebilir. Bu benzersiz tasarım çelik kordon dahil 157 gramdır. Sea-Dweller 16600 a göre 10 gram daha ağır olsa da bilekte fazlasıyla rahat olduğu söylenebilir.
Kadran
Rolex Milgauss incelemesi için kadran da son derece önemli bir parçadır. Siyah bir kadrana sahip olan Milgauss modelinde, 3,6,9 rakamları turuncu ve diğer markerlara göre daha kalın bir şekilde konumlandırılmıştır. Saatte tarih penceresi ise bulunmaz. Böyle bir komplikasyon yapmamalarının nedeni ise bu şekilde bir açıklığın manyetizma için bir zayıflık sağlayacağı düşüncesidir.
Saat ve dakika kolları, klasik Rolex Datejust tarzı, saniye kolunun ise alışılmışın dışında turuncu bir yıldırım şeklinde olması, Milgauss’ un en dikkat çeken özellikleri olarak sıralanabilir. Bu özelliklerin seveni oldukça fazladır.
Lume bölümüne gelmek gerekirse turuncu bölümler mavi, geri kalan beyaz bölümler yeşil bir lume sağlar. Sadece siyah kadranlı versiyon da mevcuttur. Mavi kadranlı versiyonda ise bütün indisler beyaz ve yeşil lumeye sahiptir. İyi bir güneş ışığına maruz kaldıktan sonra bile yaklaşık 5-6 saat yeşil lumeli kısımlar aydınlık kalabilir. Ancak mavi kısımlar 15-20 dakika içerisinde sönük bir hale gelebilir.
Cam
Rolex Milgauss incelemesi için 116400GV modeli, en çok tercih edilenlerden biridir. Modelin referansındaki “GV” nin açılımı ise “Glace Verte”dir. Milgauss’da yer alan cam, çeşitli açılardan güzel bir yeşil renk sunuyor. İlk üretimi esnasında Rolex’in pek çok sorunla karşılaştığı da söylenenler arasında yer alıyor. Bu sorunlar nedeniyle çok az üretildiği için Milgauss’un hiçbir yerde stoğu yoktur. Bu yüzden fiyatının gri markette fazlasıyla yükseldiğinden bahsedilir. Dilerseniz bu benzersiz Milgauss modelini, ikinci el lüks saatlerin satışının yapıldığı ikincielsaatler.com üzerinden en güvenilir ve uygun fiyatlı şekilde satın alabilirsiniz.
Milgauss GV’nin camında, diğer Rolex modellerinde bulunan 6 yönündeki lazer işlemesi mevcut değildir. Bunun sebebi yeşil kristalin görünümünü etkileyeceği yönündeki endişedir. Güvenlik önlemi olarak kullanılan bu yöntem bu camın kristalinde çok belli olacağından, Rolex tarafından kullanmamıştır. Bir diğer söylem ise üretimi çok zor olduğu için kopyalanma riski de çok olmadığından böyle bir güvenlik önlemi almadıkları yönündedir.
Saat satın almak istiyorsanız ikincielsaatler.com sitemizi incelemenizi tavsiye ederiz. Sitemizden dilediğiniz Rolex modelini tercih edebilir, siz de kaliteli ve lüks bir saate sahip olabilirsiniz.
Mekanizma
Rolex Milgauss incelemesi yapanlar tarafından en çok araştırılan bölümlerden birisi mekanizmadır. Milgauss modeli zaman içerisinde bilimsel mirasına ve eşsiz estetik değerlerine her zaman sadık kalmıştır. Sade hatlarına ek olarak orijinal modelden ilham alan ve şimşeğe benzeyen turuncu renkli saniye ibresiyle Milgauss tasarımı, bir bakışta tanınır.
Bu modelin manyetik parazitlere karşı direncinin temelini oluşturan asıl yenilik ise Oyster kasanın içerisinde bulunan kalkandır. Farklı ferromanyetik alaşımlardan imal edilen ve iki parçadan oluşan bu kalkan, mekanizmayı hem çevreler hem de korur. Güncel Milgauss modellerinin mekanizması Cal. 3131, Cal. 3130’un mavi anti-manyetik hairspring ile modifiye edilmiş halidir.
Çelik Kordon
Rolex Milgauss incelemesi için en göz alıcı noktalardan biri de çelik kordon detayıdır. Milgauss, Oyster kordon ile geliyor. Ref. 72400, yalnızca bu modelde olan bir kordondur. Diğer Rolex modellerinde ise kullanılmıyor. Bunun sebebinin lugs arasında bulunan eğim ve yüksek kasa olduğu tahmin ediliyor. Kilit mekanizmasında ise Rolex’in “easy link” i mevcuttur. Özellikle güneşli sıcak günlerde ve bileğinizin şiştiği ya da rahatsız ettiği dönemlerde yarım bir bakla kadar kordonu genişleyebiliyor. Kilit mekanizması yine çoğu Rolex’te görmeye alışık olunmayan bir tarzda karşımıza çıkıyor.
Saat severler tarafından hep Rolex kordonlarının rahatlığından bahsedilir. Özetle söylemek gerekirse Milgauss’un, hem spor hem klasik giyime mükemmel uyum sağlayan, rahat kullanımlı ve güzel bir tarihe sahip Rolex efsanelerinden biri olduğu söylenebilir.
Bu yazımızda sizlere Rolex Milgauss incelemesi yaptık. Bir önceki yazımıza https://ikincielsaatler.com/chopard-mi-rolex-mi-hangisi-daha-iyi/ linkinden ulaşabilirsiniz.